Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman, Kıbrıs Türk halkının mutsuzluğa ve umutsuzluğa teslim olmayacağını söyleyerek, 'Kimse bu halkın onuruyla oynayamayacak, bu halkın onurunu kıramayacak. Bilecekler ki bizim kurumlarımız dalga konusu olacak kurumlar değil' dedi.
Erhürman, son halk buluşmasını Gazimağusa Namık Kemal Meydanı'nda düzenledi
CTP'den verilen bilgiye göre, Tufan Erhürman'a Gazimağusa Belediye Başkanı Süleyman Uluçay, Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Zeki Çeler, CTP Genel Sekreteri Erkut Şahali, Gazimağusa İlçe Başkanı Oktay Kayalp, bazı milletvekilleri ve belediye başkanları eşlik etti.
- 'Yürüdükçe çoğalıyoruz, gönülleri kazanarak geliyoruz'
Etkinlikte konuşan Erhürman, 'Aylardır sokaklardayız. Aylardır yürüyoruz. Yürüdükçe çoğalıyoruz. Gönülleri kazanarak geliyoruz' dedi.
Erhürman, 'Bu akşam muhtemelen son kalabalık toplantımız; bu aylar boyunca ailesinden özveride bulunan arkadaşlarım var, işinden izin alan, ödeneksiz izin alan arkadaşlarım var. Herkes her türlü fedakârlığı yaptı. Çocuklarına vakit ayıramayan arkadaşlarım var. 'Babam, annem, senin için gidiyorum, senin için yürüyorum' diyerek özveride bulunan arkadaşlarım var. Kutlamada buluşacağız. Bu yolu — üç gün sonra — bu memlekette değişimi başlatacak yolu sizinle birlikte yürüdüm ya, ölsem de gam yemem' diye konuştu.
Beş yıl boyunca, cumhurbaşkanlığı makamında hiçbir şey yapılmadığını söyleyen Erhürman, 'Daha önceki dört cumhurbaşkanımız da bu halkın hak ve çıkarlarını savunmak için müzakere etti. İlk defa beş yıl müzakeresiz geçti' dedi.
Hiçbir konuda 'taş üstüne taş konmadığını' dile getiren Erhürman, bu memlekette cumhurbaşkanının içeride de görevleri olduğunu belirterek, bu görevleri Anayasa ve yasaların verdiğini ifade etti. Tufan Erhürman, şöyle devam etti;
'Bu arkadaşlar hiçbir şey yapmadığına göre beş sene boyunca, bildiğimiz taktikleri uygulayacaklar. Senelerdir bize izletilen taktikler bunlar. 'Böleceklermiş bizi, bölüp yöneteceklermiş, bizi parçalayacaklarmış.'; 'TC kökenliler bir tarafta, Kıbrıs kökenliler bir tarafta olacakmış; İskele başka yerde, Lefkoşa başka yerde olacakmış.'; Böldükleri zaman bir parçası kendilerine kalacakmış. Daha ilk gün bir şey söyledik: 'Bölmeye çalışacaklar, inadına birleştireceğiz.' Onlar parçalamaya çalışacak, biz inadına birleştireceğiz. Kardeşlik hukukumuzu kimse ortadan kaldıramayacak.'
-'Bu yürekteki sevgiyi sınayamazlar'
Ne sabrını ne de kararlılığını sınayabileceklerini kaydeden Erhürman, 'Nerede doğarsa doğsun, her çocuk benim çocuğumdur' dedi.
'Bu yürekteki sevgiyi sınayamazlar; bunu da gördüler. Buradaki insanlar, buradakinin beş katı kadar evinde oturan insanlar, 'Keşke orada olabilseydim' diyen insanlar — onların asla gailesini çekmediği bir şeyi yüreklerinde hissediyorlar' diye konuşan Erhürman, yurt sevgisi ve çocuk sevgisinin kendilerini birleştirdiğini vurguladı.
Tufan Erhürman, 'Çünkü bu insanların hepsi bu topraklara aşıktır; çocukları için gerekirse ölürler. Toprak sevgisi, çocuk sevgisi başka hiçbir şeye benzemez' dedi.
'Bizi hasretlerimiz, yaşattığınız acılar birleştirdi' diyen Erhürman, 19 Ekim'e kadar durmayacaklarını dile getirerek şöyle konuştu:
'Bir belediyenin önüne giden cumhurbaşkanlığı makamındaki bir kişi, belediye başkanına 30 metre uzakta durdu ve 'Ben bu şehre senden evvel geldim' dedi. Bu da çok önemliydi herhalde; bunu da cumhurbaşkanlığı makamında gördük. Aynı cumhurbaşkanlığı makamındaki şahıs Tufan Erhürman başbakanlık yaptığında 'maaş ödeyemedi' dedi. Yalan. Televizyonda bir gazeteci,' öyle bir şey yok, maaşlar ödendi' dediğinde ise cevap olarak 'O bana bir sürü şey söyler, ben de ona bunu söyledim' dedi. İş büyüdükçe büyüdü. Eğlence büyüdükçe büyüdü. Sokaklar pankart doldu.
Önümüzdeki beş senede cumhurbaşkanlığı hastane yapacakmış, tarımda atılım yapacakmış, santral yapacakmış — beş senedir madem doktor, hemşire bulacaktın; neden bulmadın?
Beş senedir seninle beraber hükümet de aynı; 'hastane, hemşire' diyen arkadaşın beş yıllık görev süresi içinde kanser hastaları ilaç bulamadı. Şeker hastaları insülin bulamadı. O orada otururdu, gıkı çıkmadı, ağzını açmadı, memleketin derdiyle dertlenmedi.'
- 'Bizim kurumlarımız dalga konusu olacak kurumlar değil'
Tufan Erhürman, 20 Ekim'den sonra bu halkın gailesini çeken bir cumhurbaşkanlığının geleceğini kaydederek, 'Beş sene bekleyip de hatır tutan değil, halkın derdiyle dertlenen bir cumhurbaşkanı gelecek. Hiç kimse ama hiç kimse bu halkla dalga geçemeyecek. Kimse bu halkın onuruyla oynayamayacak, bu halkın onurunu kıramayacak. Bilecekler ki bizim kurumlarımız dalga konusu olacak kurumlar değil' dedi.
20 Ekim'den sonra cumhurbaşkanlığı makamına asık surat değil ama ciddiyet geleceğinin altını çizen Erhürman, 'Laubalilik değil, ciddiyet geliyor' ifadelerini kullandı.
Tufan Erhürman, 'Lefkoşa'da Kızılbaş'ta başladık, kıpırtı başladı. Girne'de kalede büyüdü. Köyleri gezdik. Değirmenlik'te öyle bir kalabalık oldu ki aman Allah'ım. Sonra Güzelyurt ve İskele'yi gördük, Gazimağusa'yı gördük; şimdi gördük ki, umut geri geldi insanlara. İnsanlarımız değişime, umuda karar verdi. İnsanlarımız 'mutsuzluğa, umutsuzluğa teslim olmayacağız; teslimiyeti değil, temsiliyeti seçiyoruz' dediler. 'İtibarı, güveni seçiyoruz dediler'' dedi.
Özgüveninin, halkına olan güveninden kaynaklandığına vurgu yapan Erhürman, 'Özgüvenim oradan kaynaklanıyor' diye konuştu.
-'Ne yaparsanız yapın, bu halk hapsolmayacak, dünyaya açılacak'
Ersin Tatar'ın, '20 fahri doktora aldım; 5 tane daha alacaktım. 5 sene daha verin de daha fazla alayım' sözlerini hatırlatan Erhürman, şu ifadeleri kullandı:
'Fahri doktora sembolik bir şeydir. Bu memlekette hakkıyla dünya çapında doktora yapan çocuklarım var; bu memlekette yaşamayı seçemiyorlar. Sen 20-30 yerden fahri doktora alacaksın diye, bu memlekette hakkıyla doktora yapmış çocuklarım 'Ülkemi çok seviyorum ama nasıl geleceğim, eşitlik bulacağım, olanak bulacağım da üretmeye devam edeceğim' diye kara kara düşünüyor.
Ben fahri doktora peşinde değilim; bu memleketi seven, bu memlekete dönmek isteyen, haklı, şanlı doktoralı çocuklarım dönsün diye uğraşacağım. Benim bir doktoram var, fahri değil'
Tufan Erhürman, 'Bu halkı Sarayönü'ne dizemeyeceksiniz. Bu halk dünyayla buluşacak. Ne yaparsanız yapın, bu halk hapsolmayacak. Dünyaya açılacak' diye konuşarak, 'Yüreklerimizin üzerindeki o yük kalkacak; üç gün kaldı' dedi.
Erhürman, bu memleketi hep birlikte çok güzel yöneteceklerini söyleyerek, 'Cumhurbaşkanlığı seçimi oy pusulası hazır. Bizim yerimiz ikinci sırada. Bilin ki o gün sandığa gideceksiniz. Mührü kaldıracaksınız ama CTP'ye vurmayacaksınız. Tufan Erhürman'a da vurmayacaksınız. Yüreğinizde çocuklarınızın, torunlarınızın sevgisini, hasretini hissedeceksiniz. Yüreğiniz sımsıcak olacak ve çocuklarımıza, torunlarımıza, onların geleceğine vuracaksınız o mührü' diye konuştu.
-Uluçay: 'Tufan Erhürman bizi en iyi şekilde temsil edecek'
Etkinlikte konuşan Gazimağusa Belediye Başkanı Süleyman Uluçay, 'Burada birlikte olmak çok güzel' diyerek, her görüşten, her kesimden insanın destek belirttiğini söyledi.
Uluçay, 'Tufan Erhürman halk için yola çıktı; bu birlik ve beraberlik de bunu gösteriyor. Tufan Erhürman'ı Ankara'da öğrencilik yıllarımdan tanırım. Tanıdığım ilk günden beri Tufan Erhürman samimi, sevgi dolu ve dürüst bir insandır. Hiç değişmedi. O meşhur kucaklaması da hep vardı; samimiyetini ve sevgisini gösterir. Ben inanıyorum; beni de bizi de en iyi şekilde temsil edeceksiniz. Yolunuz açık olsun' dedi.
-Çeler: 'Pazar günü sandıklara sahip çıkacağız'
TDP Genel Başkanı Zeki Çeler de etkinlikte yaptığı konuşmada, 'Yaşlı, genç, herkes Tufan Erhürman'a sarılırken gözleri doldu. Sevgi var, inanç var, dürüstlük var. Yıllardır biz buna hasret kaldık' dedi.
Yıllardır samimiyete, ciddiyete, saygıya ve doğru bir temsiliyete hasret olunduğunu kaydeden Çeler, 'Az kaldı — çok az kaldı. Canları çok sıkıldı; ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar. Bugün yine oyuna geldiler, Meclis'te bir buçuk saatlik ders aldılar' diye konuştu. Zeki Çeler, 'Biz pazar günü onlara geçit vermeyeceğiz' dedi.
Yıllardır siyasete olan güvenin kaybedildiğini belirten Çeler, 'Bu toplumun daha ciddi bir temsiliyete ihtiyacı var; biz de ak güvercini başağın yanına koyduk bu seçimlerde' şeklinde konuştu.
Ellerinden gelenin fazlasını ortaya koymaya çalıştıklarının altını çizen Çeler, 'Durmayacağız, yılmayacağız. Birbirimize daha çok inanacak ve hep birlikte bu memlekete gerçek yönetimi birer birer göstereceğiz' dedi.
Çeler, gelecek nesillere en güzel günleri göstereceklerini söyleyerek, 'Diplomasi diye her tarafı doldurdular. Diplomasi uluslararası alanda olur; beş yıldır hangi alanda diplomasi yaptınız? Bu toplum yeterince çözümsüzlük çekti; artık çekmeyecek. Pazar günü bunun ilk nefesi olacak. İnanıyoruz: pazar günü sandıklara sahip çıkıyoruz' diye konuştu.
Çeler, pazar günü akın akın sandıklara gideceğini söyledi.