KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, Kıbrıs Türk halkının demokratik iradesini tanımayan açıklamaları açık bir saygısızlık ve müdahaledir.
Kıbrıslı Türklerin sandıktan çıkan demokratik iradesini 'geçersiz' ilan etmek, bu halkın özgürlük mücadelesine, tarihine, onuruna ve varlığına hakarettir. Kıbrıs Türk halkı bu adada beş asırdır varlığını sürdürmektedir. Bu halk, 1878'de İngiliz yönetimine devredilen adada dahi siyasal ve toplumsal özne olmaktan vazgeçmedi.
Bahçeli'nin 'il yapma' hevesi, 'iki devletli çözüm' söylemiyle dahi çelişmekte ve KKTC'nin varlığını fiilen inkar etmektedir. Kıbrıs Türk toplumu ne bir il, ne de bir arka bahçedir. Bu adanın üzerinde yaşayan toplumları yok sayıp, askeri ve stratejik bir üs olarak görmekten vazgeçin!
Kıbrıslı Türklerin verdiği demokratik mücadeleyi bağlılık ya da itaat çerçevesine indirgeyemezsiniz. Adadaki çözüm arayışlarını, iki toplumlu ve iki bölgeli federal çözüm vizyonunu baltalayamazsınız. Kıbrıs'ta çözüm, karşılıklı saygı ve siyasi eşitlikle mümkündür ilhak çağrılarıyla değil. Herkes, referandum niteliğindeki seçim sonuçlarına ve halkın çözüm iradesine saygı duymalıdır.
Seçimden hemen önce UBP-DP-YDP milletvekilleri, Tatar'a destek olmak için Meclis'i olağanüstü toplayıp 'iki devletli çözüm' kararını alelacele ayakta el kaldırarak geçirmişti. Bugün Bahçeli'nin '82. il' sözleri karşısında o cengaver vekiller nerededir? Kıbrıs Türk halkının iradesine değil, müdahaleci söylemlere karşı durma cesaretini gösterebilecekler mi?
Ortaya saçılan mafya ilişkileri, yasa dışı ağlar ve karanlık menfaat düzenleri, Kıbrıs Türk halkının demokratik yapısını zehirlemekte ve çıkar çevrelerinin sesini güçlendirmektedir. Bu ülkenin insanları, aydınları ve yurttaşları, karanlığa ve mafyatik düzenlere teslim olmayacak kadar örgütlü, bilinçli ve kararlıdır. Kıbrıslı Türklerin iradesi pazarlık konusu değildir. Teslim alınamaz, devredilemez.